HABERLER
GENEL BAŞKANIMIZ "KERVAN 1915"İN GALASINA KATILDI
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genel Başkanımız Mürsel Turbay ve Genel Başkan Yardımcımız Levent Uslu, yönetmenliğini ve senaristliğini İsmail Güneş'in üstlendiği "Kervan 1915" adlı filmin Grand Pera'daki galasına katıldı. Yönetmenliğini ve senaristliğini İsmail Güneş'in üstlendiği "Kervan 1915" adlı filmin galası Grand Pera'da yapıldı. Sinema dünyasından birçok ünlü ismin katıldığı galada basın mensuplarına açıklamada bulunan İsmail Güneş, filmin proje ve hazırlık süreci sonunda, çekimlerle beraber 5 yıl içinde tamamlandığını söyledi. Güneş, filmin çekimleri boyunca oyuncuların zor şartlarda büyük bir özveriyle çalıştıklarına işaret ederek, "Araç uzunluğumuz 2 kilometreydi. Setimizde bir ambulans ve bir mazot tankerimiz vardı. Büyük bir kalabalıktık. Her gün sabah ve akşam beş kamyondan oluşan bir mutfak, seyyar bir lokanta kuruyordu. Yaklaşık 7, 8 tane karavan vardı sette. Bazı alanlarda da yeniden 15 kilometre yol yaptık. Umarım bu kadar emek karşılığını bulur." dedi. Seyirciler tarafından tarihi filmlerin desteklenmesi gerektiğine dikkati çeken Güneş, şu değerlendirmede bulundu: "Türkiye'de bir algı var. Komedi filmleri ilgi görüyor. Amenna görsünler. Bunlardan hiç rahatsız değilim hatta o filmlerin seyircilerini çok önemsiyorum. Çok tutarlı seyirciler. 7 buçuk milyon kadar oluyorlar. Ben de diyorum ki 'tamam buna kızabilirsiniz ama karşılığında 70 milyon dahasınız. Bu sizin filminiz, bu filminize sahip çıkın' diyorum. 70 milyon insan bir filmi değil, 5 filmi, 10 filmi kalkındırabilir. Bu tarz filmler hayatta karşılık bulabilir. İnsanlar ne acı çekmişler, neler yaşamışlar bunları öğrenmek gerekiyor. Bunları öğrenmenin yolu da sinema salonuna gitmek lazım, Yeşilçam'da olduğu gibi yeniden sinema filmlerine bakmamız lazım." 6 Ekim'de vizyona girecek Filmin oyuncularından Murat Han da filmin bir yol hikayesi olduğuna işaret ederek, "(Çekimlerin) zaten zor şartlarda olacağını biliyorduk. Herkes çok iyi oynadı. Uzun bir süreçti, çok büyük bir kadro olduğu için kolay olmadı. Zaten kolay olacağı beklentisi içerisinde de değildik ama 3 ayın sonunda tamamladık." diye konuştu. Filmde "Suzan" karakterini canlandıran Ayşe Akın da ilk kez bir sinema filminde rol aldığını anlatarak, "Ben bu film ile şükretmeyi öğrendim. Bizim şimdi uçaklarımız var, otobüslerimiz, trenlerimiz var. O dönem, o insanlar gerçekten Giresun'dan Halep'e kadar yürümüş. Biz bile çekimlerde şehirden şehire geçerken yoruluyorduk. Gerçek bir insan hikayesi." ifadelerini kullandı. Oyuncu İbrahim Kendirci ise 90 gün boyunca birçok ili gezdiklerinin altını çizerek, "Çekimler boyunca 62 dereceyi de, eksi 5'i de gördük. Harikulade bir setti. Bayağı yorulduk ama değdi galiba." dedi. Filmin oyuncu kadrosunda ayrıca İpek Tuzcuoğlu, Meriç Başaran, Fatih Ayhan, Haldun Boysan, Mehmet Emin Eren, Reshad Strik, Mehmet Usta, Zekeriya Karakaş, Aylin Lusin, Roza Shake Hovenisyan, Vugar Ali Alisoy, Semra Güzel, Tuba Görgün, Alara Duran, Cem Çelebi, Aliye Kaya Çelebi ve Ali Kemal Yılmaz yer alıyor. Yapımcılığını Aynur Güneş'in gerçekleştirdiği film için 12 farklı yerde büyük çaplı setler kuruldu. Filmde oyuncu, figürasyon ve teknik ekip olmak üzere, 2 bine yakın kişi görev aldı. Çekimleri 90 günde tamamlanan filmin özgün müziklerini ise Ermeni besteci Suren Asatryan hazırladı. Tarihi ve dram türündeki film, 6 Ekim'de sinemaseverlerle buluşacak. Filmin konusu ise şöyle: "1915 yılının Haziran ayında Giresun'un meydanında Ermeni kadınlar ve çocuklardan oluşan 200 kişilik bir kafileyi göç ettirmek için bir ihale düzenlenmiştir ve Katırcı Salim, Murat'ın önüne geçerek bu işi üstlenir. Topluluk bir kervan şeklinde Halep'e doğru yola çıkar. Kafilede yer alan Hayganuş adında orta yaşlarını süren bir kadınsa geride eşini bıraktığı Karadeniz'in bir avuç suyunu yanında götürmek ister ve kızı Suzan'a emanet etmiştir. Öte yandan savaş, göç yolunu tekinsizleştirmiş, işleri daha da zora sokmuştur. Yol dağlara doğru gittikçe yükselir ve kafiledeki çocuklar, hamile kadınlar sağlık sorunları yaşamaktadır. Üstüne bir de hava koşulları sertleşir. Tüm bu debdebenin içinde Suzan ve kafile sorumlusu Ahmet'in arasında beklenmedik bir kıvılcım yükselecektir."