HABERLER
Covıd-19 Nedeniyle Ertelenen Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) Toplantısı Pandemi Gündemli Olarak Gerçekleştirildi
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nda gerçekleştirilen Kamu Personeli Danışma Kurulu toplantısına; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Memur-Sen Genel Başkanımız Ali Yalçın, Genel Başkanımız Levent Uslu, Memur-Sen’e bağlı sendikalarımızın genel başkanları ve KPDK’da temsilcisi bulunan kurumların bürokratları katıldı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un pandemi ve pandemi sonrası çalışma hayatına ilişkin değerlendirmelerinin ardından Memur-Sen Genel Başkanımız Ali Yalçın konuşma gerçekleştirdi. Yalçın, konuşmasına başlarken başta 52 sağlık çalışanı ve diğer kamu görevlileri olmak üzere Pandemi sürecinde vefat edenlere ALLAH’tan (c.c.) rahmet diledi ve tedavi sürecinde olanların en kısa zamanda şifa bulmalarını ve sağlığına kavuşmalarını temenni etti.
Tedbir anlamındaki esnek, dönüşümlü, uzaktan çalışma ve çalıştırma uygulamalarının konjonktürel olduğunu aktaran Yalçın, bu sürecin kalıcı olarak algılanmaması gerektiğini ve zihinlerin de bulandırılmaması gerektiğini belirtti.
Pandemi Gündemli KPDK’da Memur-Sen’in gündeme getirdiği konu başlıkları ise şu şekilde sıralandı;
-Sözleşmelilik bitmeli, herkese güvence gelmeli
-Pandemi, Hem Kapsamlı Kamu Hizmeti Envanterine Hem De Yetkin Ve Fedakâr Kamu Personeline Sahip Olduğumuzu Teyit Etti
-Kamu Görevlileri Hak Kaybı Yaşamamalı, Yeni Kazanımlarla Motivasyonları Artırılmalı
-Pandemiyle Mücadelede Sorumluluk Alanlar Motive Edilmeli, Kamu Görevlilerine “Pandemi Tazminatı” Ödenmeli
-Vefa Sosyal Destek Gruplarında Görev Alan Tüm Kamu Görevlilerine “Başarı Belgesi” Verilmeli
-KPDK ve KİK Bileşenleriyle Mini Ekonomik ve Sosyal Konsey İşlevi Görmeli KİK’in Çözüm Üretme Kapasitesi Bu Süreçte Artırılmalı
-Kasım KPDK’nın Takvimi Oluşturulmalı, Gündemi Belirlenmeli, Alt Komisyonlar Oluşturularak Hazırlıklarına Başlama Kararı Almalıyız
-Pandemi Ve İnsan Sağlığı Noktasındaki Hassasiyetimiz Nedeniyle Gündeme Almadığımız Gerçekleşmesi Konusunda Israrcı Olduğumuz Taleplerle İlgili Beklentimiz de, Israrımız da Sürüyor.
-Ek gösterge düzenlemesinden, ek ödeme iyileştirmesine, gelir vergisi mağduriyetinin giderilmesinden yıllık izinde iş günü esasına geçilmesine, fiili hizmet zammı beklentilerinin gerçekleştirilmesinden üniversiteli işçilerin kadroya geçirilmesine, emeklilikte esas alınan sürelerin, bileşenlerin değiştirilmesinden emekli maaş ve ikramiyelerinde lehe sonuç üreten taleplerin düzenlemesine, farklı çalışma süre ve süreçlerine dair ilgili kanunlarda bulunan hükümlerin yeniden ve adil bir yaklaşımla ele alınması gibi konular, Kasım ayında gerçekleştirilmesi planlanan KPDK toplantısında konuşulmalı.
15 Eylül 2020 tarihinde ‘Pandemi’ gündemli olarak toplanan Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantısında Konfederasyon Genel Başkanımızın konuşmasında talep ettiği hususlara ek olarak Yerel Yönetim hizmet Kolunda taleplerimizi dile getiren Genel Başkanımız Levent Uslu;
"2020 yılının ilk KPDK toplantısının emek kesimi adına hayırlar getirmesini işveren tarafı adına da hayra vesile olmasını temenni ediyorum.
Sözlerime başlamadan pandemi sürecinde sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere hayatın her alanında olan Yerel Yönetim Hizmet Kolu çalışanlarımıza fedakarca çalışarak etkin bir şekilde mücadele vererek Milletimizin hizmetinde olduğunu bir kez daha gösterdikleri için teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
1- Yerel Yönetimler Hizmet Kolunda 7 yılı aşkın bir süredir kadro verilmemiştir. Bu durum Covid-19 sürecinde daha da büyüyerek bir kriz halini almıştır
Yerel yönetimlerde görev yapan sözleşmeli personel her sene sonu ve her seçim döneminde işini kaybetme kaygısını yaşamakta; birçok sözleşmeli personel de 31 Mart yerel seçimlerinden sonra sözleşmeleri feshedilmesi sebebiyle işini kaybetmiştir. Yerel yönetimlerde sözleşmeli personel 31.03.2019 milat olarak kabul edilerek kadroya alınmalı ve iş güvenceleri biran önce sağlanmalıdır.
Partizanlık virüsü ile işlerine son verilen, ekmekleri ile oynanan belediyelerde görevli sözleşmeli personel özellikle son dönemde çalışma hayatının şartlarını zorlaştıran Covıd-19 salgını sebebiyle daha da zor günlerden geçmektedir. Bakanlıklarda çalışan sözleşmeli personeller ile Yerel Yönetimlerde çalışan sözleşmeli personellerin hakları bakımından farklılık göstermektedir. En önemlisi de Yerel Yönetimlerde çalışan personellerin her sene sonunda sözleşmelerinin yenilenmesi gerekmektedir. Bu sebeple Antalya Büyükşehir Belediyesinde işinden edilen, ekmeğinden olan ve daha sonrasında da rahmetli olan Alev Aslangiray kardeşimizi rahmetle anıyorum. Bir kısmı 18 aydır, büyük bir çoğunluğu da 9 ayı aşan uzun bir süredir işsiz, ekmeksiz, sağlık güvencesiz ve iş yokluğunda çaresiz!
Sayıları çok az da olsa bütün engelleri aşarak mahkeme kararları ile işlerine geri dönen sözleşmeli personel baskı ve mobbinge maruz kalarak, asli görevleri yerine hiçbir bilgi ve tecrübesinin olmadığı birimlerde görevlendirilmektedir. Bu görevlendirmelerdeki kötü niyet, kişilik ve mesleki olarak onur kırmak ve sözleşmeli personellerin istifa etmeleri hedeflenmektedir!
31 Mart 2019 yerel yönetim seçimleri sonrasında yaşanan ve 31.12.2019’da zulümde zirve yapan partizan zihniyet yaklaşmakta olan 31.12.2020 tarihinde yine belediyelerde sözleşmeli personelin sözleşmesini yenilememek suretiyle maalesef yeni bir kara gün çalışanlara yaşatacaktır!
Bizim inancımızda, ahlak anlayışımızda, medeniyet kulvarımızda; çalışmak, çalışanın hakkını korumak, vermek ve emeğe hürmet ibadettir. Belediyelerin, başkanların, ideolojik ırkçıların, partizanlık virüsü taşıyanların, emeği, ekmeği ve emekçiyi hedef alanların haksız, zorba, hukuksuz ve şuursuz iş ve işlemlerine DUR denilerek, emekçinin hakkının teslim edilmesi, sözleşmeli personele kadro kapısının biran önce açılması gerekmektedir. 2011-2013 yıllarında olduğu gibi Devletimiz sözleşmeli personele kadro verecek güçtedir. İçinden geçtiğimiz Covıd-19 sürecinde verilecek kadro haberi sözleşmeli personele ve ailelerine büyük bir müjde olacaktır.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın misyonu ve vizyonu gereği, “Mutlu Birey, Huzurlu Aile, Güçlü Millet” tamda bunu dile getiriyor, sözleşmeli personele kadro istiyoruz.
2- Covid-19 salgının ülkemizde yayılımının en aza indirilmesi amacıyla Cumhurbaşkanlığı ve ilgili bakanlıklar tarafından genelgeler yayımlanmaktadır. Bu çerçevede kamu çalışanlarına yönelik genelgeler de çıkarılmakta, esnek çalışma usulünün getirilmesi, salgın açısından dezavantajlı olanlara izin verilmesi gibi kolaylıklar sağlanmaktadır. Ancak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa veya 5393 sayılı Belediye Kanununa tabi olarak görev yapmakta olup karantinaya alınmasına karar verilen kamu görevlileri mevzuat gereği aile hekimliklerinden aldıkları 14 günlük raporları kurumlarına ibraz ettiklerinde hak kaybına uğramaktadırlar.
Zira 657 sayılı Kanunun 152’inci maddesi uyarınca;
a) Sağlık Kurulu raporu üzerine verilen hastalık izinleri,
b)Kanser, verem, akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığa yakalananların kullandığı hastalık izinleri,
c) Hastalıkları sebebiyle resmi yataklı tedavi kurumlarında yatarak tedavi gördükleri tedavi süreleri,
hariç olmak üzere bir takvim yılı içinde kullanılan hastalık izinleri süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar yüzde 25 eksik ödenir.
Keza bazı yerel yönetimlerde Maktu mesailerde ve Sosyal Denge Sözleşmeleri raporlu oldukları süreler nedeniyle eksik ödenmektedir.
Bu itibarla yeni bir genelge çıkartılarak, covid-19 tedavisi görmeleri veya karantinada kalmaları nedeniyle rapor almak durumunda kalan kamu görevlilerinin mali haklarında bir kesintiye gidilmemesi hüküm altına alınmalıdır.
3- Diğer kamu kurumlarında olmayan ve belediyelerde yaşanan bir başka problem ise emekli aylığı bağlanmasına hak kazanmış olmakla birlikte yaş haddini doldurmamış olması sebebiyle emekliye ayrılmayan kamu görevlilerinin emekliliğe zorlanmasına yönelik baskılara son verilmelidir. Bu durumdaki kamu görevlilerinin emekli olmak veya çalışmaya devam etmek konusundaki tercihleri kendi özgür iradelerine bırakılmalı; sürgün ve cezalarla emekli olmaya zorlamaya yönelik iş ve işlem yapanlar hakkında net bir ifade ile genelge yayınlanması elzemdir.
4- Küresel bir salgında Millet olarak birlik ve beraberliğimizi daha da kuvvetlendirmemiz gerekirken bazı belediye başkanları 31 Mart 2019 seçimlerindeki kinlerini emekçilerden çıkarmaktadırlar. Bem-Bir-Sen sendikamıza üye olan Memurlarımıza sadece ve sadece Bem-Bir-Sen’e üye olmaları hasebiyle sürgünler, baskılar ve disiplin cezaları verilmektedir. Biz hukuki ve idari her türlü mücadeleyi yapıyoruz. Ancak ne hukuk, ne diyalog hiçbir şey tanımıyorlar. Zulümlerine devam etmektedirler. Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Memurlarımıza yapılan baskılara dur denmelidir.
Kamu Personeli Danışma Kurulu, Kamu Personeli Dayanışma Kurulu halini alıp çözüm üretmelidir.
Sözlerimi tamamlarken bir kaz daha pandemi sürecinde canla, başla mücadele eden kamu personellerimize şükranlarımı sunuyor, Hayatını kaybedenlere ALLAH’tan (c.c.) rahmet, hastalarımıza acil şifalar diliyorum.
Toplantımızın hayırlara vesile olmasını, sorunları ortadan kaldıran ve çözüm üreten sosyal diyaloga dönüşmesini temenni ediyorum."